Bir sabah uyanırsın, yüzünü yıkarsın, kahveni koyarsın ve telefonu eline alırsın.
Düşünmeden, tartmadan…
Çünkü artık bu bir alışkanlıktır.
Ama hiç düşündün mü, bu otomatik tepkileri yöneten “görünmez sistem” tam olarak nedir?
Beynin Otomatik Pilotu: Alışkanlık Döngüsü
Beynimiz, enerjiyi verimli kullanmak ister.
Yeni bir şey öğrenmek zordur, çünkü nöronlar arasında yeni yollar inşa edilir.
Ama bir davranış tekrarlandıkça, o yol otobana dönüşür.
Artık düşünmene gerek kalmaz; beynin otomatik pilota geçmiştir.
Sabahları aynı yöne bakarak aynaya yaklaşman, bir duruma sinirle tepki vermen ya da tatlı krizlerinde elin o çekmeceye gitmesi…
Hepsi beynindeki alışkanlık döngüsünün ürünüdür.
Döngü: Tetikleyici – Davranış – Ödül
Beyin alışkanlıkları bir üçlüyle kodlar:
Bunu fark ettiğin anda, döngünün efendisi olabilirsin.
Çünkü bu sistem seni yönetiyor değil; sen fark ettiğinde sistemi yeniden yazabilirsin.
Peki Nasıl Değişir Bu Döngü?
Fark et: Davranışın hangi duyguyla tetiklendiğini gözlemle.
Yavaşla: Otomatik tepkide bir dur. Derin nefes al.
Yeni seçimler yarat: Aynı tetikleyicide yeni bir davranış geliştir. Örneğin, stres geldiğinde derin nefes almayı veya yürüyüşe çıkmayı seç.
Alışkanlıkların seni yönetmesine izin vermek, direksiyonu otomatik pilota bırakmaktır.
Ama sen, bu zihinsel yolları yeniden çizme gücüne sahipsin.
Çünkü beyin plastiktir, yani değişim mümkündür.
Ve her yeni seçim, yeni bir nöron köprüsüdür.
Bugün bir davranışını fark et.
Onu sorgula.
Ve ilk defa, o köprünün başka bir ucuna doğru adım at.
Yarın, 17. yazımızda "Konfor Alanından Çıkmak: Gerçekten Gerekli mi? – Rahatlığın ötesine geçmek." başlığıyla devam edeceğiz.
Pr. Uğur ÇAĞLAR
16/04/2025